Unutkanlık günün hangi saatinde olduğumuza bağlı olarak değişkenlik gösterir mi? Bir şeyleri belli saatlerde daha mı çok unutuyoruz?
Bilim insanları, öğrenmenin ve hafızanın farklı düzeylerde beyinsel işlevlerle bağlantılı olduğunu ve normal sirkadiyen ritme göre günün belli saatlerinde hafıza ve öğrenme performansının değiştiğini zaten düşünüyorlardı. Ancak sirkadiyen sistemin öğrenme ve hafıza için elzem olduğu henüz kanıtlanamamıştı.
Stanford Üniversitesi’nden araştırmacılar, sirkadiyen sistemin düzenli işlememesinin hafızaya da zarar verdiğini göstermişti. Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayımlanan makalesinde biyolog Norman Ruby, sirkadiyen ritimleri bozulan hemstırların, “normal” hemstırların aksine çevrelerini hatırlayamadıklarını yazmıştı.
Bilim insanları, öğrenmenin ve hafızanın farklı düzeylerde beyinsel işlevlerle bağlantılı olduğunu ve normal sirkadiyen ritme göre günün belli saatlerinde hafıza ve öğrenme performansının değiştiğini zaten düşünüyorlardı. Ancak sirkadiyen sistemin öğrenme ve hafıza için elzem olduğu henüz kanıtlanamamıştı.
Neuroscience News’in haberine göre, Tokyo Üniversitesi Uygulamalı Biyolojik Kimya Bölümü’nden Prof. Satoshi Kida, farelerde hafızanın kazanılmasından sorumlu ilk geni tespit etti. Bunun da sirkadiyen ritimle hafıza arasındaki ilişkiyi daha iyi ortaya koyabileceği düşünülüyor.
Habere göre, unutmanın nedeni bir şeyi gerçekten öğrenmemiş olmanız veya mevcut bilgiyi anımsayamamanız olabilir. Bu ikisi, yani baştan öğrenmemiş olma ve öğrenilen bir şeyi anımsayamama birbirinden kolayca ayrılamadığından unutmanın biyolojisi de oldukça karmaşık bir süreç. Kida, bu ikisinin arasındaki farkı görmemizi sağlayan bir hafıza testi geliştirdi ve bunu genç, yetişkin erkek ve dişi farelerde test edildi.
Araştırmacılar, bu deney çerçevesinde, hafıza testleriyle farelerin birkaç dakika yeni bir nesneyi keşfetmesini sağladı. Daha sonra, testin “anımsama” aşamasında, araştırmacılar, aynı nesne yeniden gösterildiğinde farelerin ona ne kadar dokunduğunu gözlemledi. Fareler, daha önce gördükleri nesnelere daha kısa süre dokunurlar. Farelere aynı nesne günün farklı saatlerinde gösterilerek bunu ne derece anımsadığı test edildi. Aynı deney, sağlıklı fareler ve BMAL1’i olmayan farelerde tekrarlandı. BMAL1, pek çok başka genin ifadesini düzenleyen ve bedende gündüz uyandıktan hemen sonra az, gece uykuya daldıktan sonra fazla bulunan bir protein.
Normalde uyandıkları saatten hemen sonra nesneyi öğrenen ve normalde uykuya dalmadan hemen önce test edilen fareler nesneyi tanıdı. Ancak aynı anda, yani uyandıktan hemen sonra nesneyi öğrenen ama 24 saat sonra test edilen fareler nesneyi tanımadı.
Sağlıklı farelerde ve BMAL1’i olmayan farelerde benzer sonuçlar görüldü ama BMAL1’i olmayan fareler normalde uyandıkları saatten hemen önce daha bile unutkandı. Araştırmacılar sonuçların farelerin başka bir fareyi tanıma sürecinde de aynı olduğunu gözlemledi.
Fareler öğrendikleri ve bildikleri şeyleri, BMAL1 oranlarının normalde az olduğu, uyanmadan hemen önceki saatlerde anımsamıyordu. BMAL1’in anımsama sürecinde üstlendiği bu rol, beyinde hipokampüste yer alıyor. Normal BMAL1 proteini, dopamin reseptörlerinin aktive edilmesiyle bağlantılandırılıyor.
Kida’ya göre, “Bu BMAL1 güzergahı üzerinden anımsamayı teşvik edebilirsek, demans veya Alzheimer gibi hafıza bozukluklarında bunun ne şekilde uygulanabileceğini de göz önünde bulundurabiliriz.”