0
Demokratik kazanımların gün geçtikçe eridiği, kamusal değerlerin anlamını yitirdiği gündelik hayat deneyiminin bu momentinde ses ve sessizlik üzerine düşünmek elzem hale gelmektedir. Özellikle ötekiler kategorisine sabitlenen ve bu kategorik şiddet ekseninde çıkma olanağından yoksun olan Suriyeli göçmen/mülteci deneyiminde bu kavramların kurucu bir politik hatla kesiştiği göz ardı edilmemelidir. Agamben’in şu alıntısı meseleyi daha açık hale...